Saman altından su yürütmek iktidara yetmedi. Yasal düzenlemeyle borlar özelleştiriliyor.
2840 sayılı yasa borların işletmesinin devlet eliyle yapılmasını düzenlemektedir. Oysa yasada yapılacak değişiklikle, borların özel sektör tarafından işletilmesi sağlanacaktır.
İktidarın Bakanlar Kuruluna imzaya sunduğu tasarının gerekçesinde "2840 sayılı kanunun 2. Maddesinde yer alan " Devlet eliyle işletme" kavramından ne anlaşılması gerektiği konusunda tartışmalar yaşanmaya başlanması ve farklı görüşlerin ortaya çıkması sonucu çok önemli yer altı zenginliklerimizden olan kanun kapsamındaki madenlerden beklenen gelirin sağlanamaması riski ortaya çıkmıştır." denilmektedir.
Oysa, 2000 yılında yine borların peşkeş çekilmesi denemelerinin yapıldığı günlerde, dönemin ilgili bakanı tarafından "devlet eliyle işletmenin ne demek olduğu" hakkında Danıştay'dan istişari görüş bile alınmıştır.
Danıştay'ın istişari görüşü de "…Bor madenlerinin işletilmesinden bu madenin zenginleştirilmesi, rafinasyonu ve pazarlamasının anlaşılması gerektiği…" şeklinde olmuştur.
Yani bu, "bor madenlerimizin işletilmesi, konsantre ve rafine bor ürünlerinin üretilmesi amacı ile üretim tesislerinin kurulması, işletilmesi, ürünlerin yurtiçi ve yurtdışında pazarlama ve satışının yapılması 2840 sayılı yasa doğrultusunda devletin eli olan Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecektir." denmesinin Danıştay'casıdır.
Aslında, yürütmenin anlamadığı bir şey yoktur. O zaten yasadaki devlet eliyle işletme zorunluluğunu ortadan kaldırmış, bor üretimini özel sektöre yaptırmaktadır.
AKP iktidarı bugüne kadar kamuoyunun tepkisinden çekinerek bor madenlerimizin devlet eliyle işletilmesine ilişkin 2840 sayılı yasayı değiştirememişse de; Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nde göreve getirdiği yöneticilerle yasaya rağmen kanunu hiçe sayarak bor üretimini özel sektöre yaptırmışlardır. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, 2007 yılından beri susuz boraks üretimi özel sektöre yaptırılmaktadır.
O tarihte ihale aşamalarında, Odamız 7 Şubat 2007 tarihinde yaptığı basın açıklaması ile bu kanunsuz işlemi kamuoyuna duyurmuş ve iktidarı uyarmıştır. Ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur. Tüm bunlara rağmen bu yasalara aykırı uygulama hayata geçirilmiştir.
Ancak, yapılan sözleşmenin süresi bu yıl içerisinde bitecektir. Ve devam edebilmeleri için artık kendilerine kanun zırhını istemektedirler. Yaklaşık beş yıldır iktidar desteğiyle kanuna aykırı iş yapanlar, artık bu sürecin tıkandığını, devam edebilmeleri ve yaptıkları kanunsuz işlemin güvence altına alınması ve kendilerine kanun zırhı kazanabilmek adına, kanunun değişmesi gerekliliğinden hareketle Kanun tasarısı taslağını gündeme getirdiler.
Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü kendi web sayfalarında yayımladığı duyurusunda;
"…..yapılacak değişiklik sonrası "devlet eliyle işletilme" kavramının sınırları netleşecek ve bu konuda yaşanan sıkıntıdan kaynaklanan sorunlar ortadan kalkacağından ülke ekonomimiz de kazançlı çıkacaktır.
Teşekkülümüzün hızla büyüyerek dünya bor liderliğini pekiştirmesini amaçlayan yasa değişikliği çalışmalarının "bor madeni özelleştirilmek isteniyor" şeklinde ifade edilmesi doğru değildir. 2840 sayılı yasanın "bor madenlerinin devlet tekelinde işletileceğine" ilişkin 1. maddesinin 1 fıkrasına ilişkin herhangi değişiklik talebi bulunmamaktadır. Yasa değişikliği talebi yıllardan beri yapılan ürünün zenginleştirilmesi olan triyaj, maden üzerindeki toprak örtüsünün kaldırılması olan dekapaj, madenin piyasaya arzına ilişkin nakliye gibi hizmet alımlarına yönelik olup Sendikalarca ortaya çıkartılan muarazanın giderilmesi amaçlıdır."
Açıklamasında Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, her nedense özel sektöre bor üretimi (susuz boraks) yaptırdığını saklamaktadır!
Bakan'da Şanlı Urfa'da "…Tekrar tekrar söylüyorum bor madenini özelleştirmeyeceğiz. Bor madenini özel sektör eliyle ürettirmeyeceğiz. Yalnızca bizim adımıza fabrikaların kurulmasına ve yine bizim verdiğimiz madeni, bizim adımıza işletmesine izin vereceğiz. Çıkan maden ne olacak? Çıkan madeni yine biz alacağız kamu olarak. O açıdan böyle bir yanlış anlaşılmaya müsaade edilmemesi açısından bunu söylüyorum." demiştir.
Bakan açıkça: 2840 sayılı yasanın borlar devlet eliyle işletilir olarak verdiği yetkinin devredilmesini savunmaktır. Yasanın 1. Maddesi ile borların işletilmesi devlet eliyle yapılır. Eklenecek madde ile bu işletme görevini devlet artık ben yapmayacağım, özel sektör benim adıma işletsin diye yetki devredilmektedir. Yani 1. Madde geçerliliğini kaybetmektedir.
Tüm bu açıklamalar zihinleri karıştırmak ve bu olayın üstünü örtmek gayretinden başka bir şey değildir. Bir açıklama kaosu yaratılarak kamuoyuna adeta "cambaza bak" muamelesi yapılmaktadır.
Biz de Oda olarak bir yanlış anlamaya müsaade edilmemesi açısından bir kez daha söylüyoruz!
Evet bu yapılmak istenen bilinen özelleştirmelerden değildir. Borların özelleştirilmesi "AKP USULÜ ÖZELLEŞTİRMEDİR."
İstenen yasa değişikliğiyle bor üretimin özel sektörce yapılmasının önünde hiçbir engel kalmayacaktır. Özel sektörün üreteceği bor ürünlerin devletçe alımı garantilenmektedir. Bunun adı ALIM GARANTİLİ ÖZELLEŞTİRMEDİR.
Yakın bir zamanda da meclise getirerek sayısal üstünlüğü sayesinde bu tasarı kabul edildiğinde, iktidar desteğiyle yapılan bu kanunsuz iş aklanacak ve yıllardır yapılamayanı yani "borların özelleştirilmesini" başaracaklardır.
Yapılacak yasa değişikliği ile özel sektöre bor ürünlerini ürettirmek, fiili olarak 2840 sayılı yasaya karşı gelmektir. Ve yine kurumun kendi elemanları ile yapabileceği işleri özel sektöre yaptırılarak devletin parasını kötüye kullanmak, kamuyu zarara uğratmaktır.
Hükümeti bir kez daha uyarıyoruz! 2840 sayılı Yasa'yı işlevsizleştirmek ve delmek üzere planlanan bu yasadan ve hukuka aykırı işlemlerden vazgeçin.
TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu