İlk defa delege sistemi ile yapılması nedeniyle Odamız açısından tarihi bir öneme sahip 33. Olağan Genel Kurul 9-10 Mart 2024 tarihlerinde yapıldı.
Delege olamayan üyeler ve Öğrenci temsilcilerinin de katıldığı 33. Olağan Genel Kurula ilgi ve katılım oldukça fazla idi.
TMMOB ve meslek Odalarının demokratik geleneğinin somut yansımalarından biri olan Genel Kurulumuza TMMOB adına TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Hülya Küçükaras katıldı.
Hakemli dergi, Mesleki çalışmalar ve Kadın Komisyonu çalışmaları nedeniyle delegelerin övgülerini dile getirdikleri Genel Kurulda aşağıdaki kararlar alındı;
Mali Komisyon raporu doğrultusunda;
ÜYE AİDATLARI
TC VATANDAŞLARI İÇİN
2022 2023 2024 2025
İLK KAYIT 40,00 40,00 100,00 100,00
KİMLİK 15,00 15,00 50,00 50,00
AİDAT 15,00 15,00 50,00 50,00
YABANCI UYRUKLULAR İÇİN
2022 2023 2024 2025
İLK KAYIT 500,00 500,00 1.000,00 1.000,00
KİMLİK 100,00 100,00 200,00 200,00
AİDAT 50,00 50,00 150,00 150,00
Şeklinde oybirliği ile kabul edildi.
Ayrıca 2024 ve 2025 yılı tahmini bütçeleri de oy birliği ile kabul edildi.
Kararlar Komisyonuna sözlü olarak sunulan;
TMMOB Yönetim Kurulunun 03 Mart 2023 tarihli “6 Şubat 2023 tarihinde başlayan ve devam eden depremlerde mağdur olan üyelerimizden 2023 ve 2024 yılları üyelik aidatlarının alınmaması, geçmiş borçların silinmesi, SMM ve BT yeni belge alımlarında ve yenilemelerinde ücret alınmaması konularında gereğinin yapılması için Odalarımıza görev verilmesine,” şeklindeki 286 No’lu kararı doğrultusunda;
“deprem bölgesindeki üyelerin aidat borçlarının silinmesi, ödeme yapmış olanların ödemelerinin 2025 yılı ve sonrası aidatına sayılması oy birliği ile kabul edilmiştir.”
Genel Kurulda okunan sonuç bildirgesinin son hali delegelerin de önerileri doğrultusunda aşağıdaki şekilde oluşmuştur;
TMMOB METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLERİ ODASI
- OLAĞAN GENEL KURULU SONUÇ BİLDİRGESİ
- Olağan Genel Kurulumuz sonuç bildirgesine;
“Dünyaya egemen olan sistemin yarattığı kaos büyüyerek devam ediyor.
Bu kötü yöneticilerin eseri olmaktan çok sistemin doğası gereği gerçekleşen bir olgu. Kapitalizmin kendi arasında sürdürdüğü nüfuz alanı kavgasının, giderek insandan uzaklaşan, ve doğayı tahrip eden karakterinin farklı bir sonuç yaratması olası değil.
Sistem dünyanın sanayi öncesi dönemine göre ısınmasına neden oluyor. Küresel ısınmanın etkilerini şimdiden görmeye başladık: kuraklık ve seller gibi alışkın olmadığımız hava olayları, deniz seviyesinde yükselme, buzulların erimesi gibi. Sera gazı salınımları, eğer bugünkü haliyle devam ederse, küresel sıcaklık artışının 2030’lu yıllarda etkileri daha somut yaşanacak.
Bu ekolojik krize karşı yapılması gereken net sıfır karbon salınımına ulaşmak. Bu bağlamda, başta enerji altyapısı olmak üzere, tarım sanayi -elbette özellikle metalurji, kimya, çimento, seramik ve cam-, ulaşım ve kentlerde hızlı, bütüncül ve geniş kapsamlı dönüşümler artık zorunlu.
Demir-çelik, seramik gibi enerji yoğun sektörlerimizde niteliksel dönüşümlerin kaçınılmaz olduğu görülmekle birlikte enerji yaşamsal aktiviteler için de kaçınılmaz zorunluluk.”
Diye başlamıştık. Süreç kötüleşerek devam ediyor.
Üstelik üzerine ancak bizim gibi ülkelerde görülecek İliç felaketi ekleniyor.
Öylesine bir felaket ki; medyada Teknik detaylar, kayan Toprak kaç ton, nasıl önlenebilirdi vb. Tartışmalar yapılarak bir kez daha gözler önüne serilen “sömürgecilik ve sömürge olma durumu” unutturulmaya çalışılıyor. Yaşananlar emperyalizmin bizim gibi ülkelerde uyguladığı yeni sömürge yöntemlerinden sadece birisidir.
Oysa meslek odası olarak yıllardır söylediklerimiz tam da bu tabloyu anlatıyor;
Altın giderek kullanım değeri azalan ve dünyadaki stoğu yüzyıllarca yetecek bir metal. Yani çıkarmaya gerek yok.
İliç ve benzeri bir çok yöremizde ise başta kanadalı ya da ABD’li firmalar olmak üzere sömürgeciler altın çıkarıyor ve beyan usulü ile %5 ila %20 arasında bir miktarı devlete bırakarak gerisini götürüyor.
Daha vahim olan tarafı uygulanan siyanürlü yığın liç yöntemi ile Toprak, su, hava geri dönülemez şekilde kirletiliyor. Tam bir ekolojik kırım uygulanıyor. Sömürge madenciliği devam ettikçe İliç benzeri felaketlerin yaşanmaya devam edeceği açıktır.
Öte yandan yaklaşan yerel seçimlerin gösterişli propaganda yöntemleri bir yandan ekonomik krizi unutturmaya çalışırken öte yandan yüzyılların gerisinden gelen hilafet ve şeriat özlemleri tüm topluma egemen kılınmaya çalışılıyor.
Açıkça görülmektedir ki bu seçim; hilafet ve şeriat özlemcisi gericiler ile Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan çağdaş insanlar arasıda bir seçim olacaktır.
Bu genel saptamalar ışığında Genel Kurulumuz;
Sömürge madenciliğine son verilerek tüm ruhsatların iptal edilmesi için,
Sömürgeci şirketlerin neden olduğu geri dönülemez düzeydeki tahribatın en ağır şekilde cezalandırılarak, sorumlulardan tazminat alınması ve yöre halkının kullanımına bırakılması için,
Yer üstünde olduğu gibi yer altındaki tüm varlıkların da halkın olduğu ve kullanımı konusunda yine yöre halkının karar verebilmesi için,
İklim krizinin ve küresel ısınmanın önlenebilmesi için,
Yerel seçimlerde hilafet özlemlerine karşı cumhuriyet değerlerinin kazanması için,
Tüm emekçilere ve meslektaşlarımıza insan onuruna yakışır ücret ve çalışma koşulları yaratılması için,
Meslektaşlarımızın özlük haklarını gelişmesi ve yıpranma payı için,
Mesleğimizin prestijini, meslektaşlarımızın haklarını korumak ve geliştirmek için,
Özgür, eşit ve barış içinde yaşayan bir dünya için,
Meslek aşkıyla,
Meslektaş hakkıyla,
Memleket sevdasıyla
Mücadele edilmesi gerektiğini kabul ve ilan eder.
Saygılarımızla
TMMOB METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLERİ ODASI
- OLAĞAN GENEL KURULU
09 Mart 2024 Ankara