Evet 12 Eylül dönemi tüm uygulamalarıyla yürürlükte olmasına rağmen hukuken çökmüştür.
12 Eylül askeri darbesine ilişkin hayatta olan dönemin Genelkurmay Başkanı, MGK Başkanı,7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı ve MGK üyesi emekli Orgeneral Ali Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, 765 sayılı TCK'nın 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldılar. Mahkeme heyeti, daha sonra sanıklar hakkında takdiri indirim uygulayarak ağırlaştırılmış müebbet cezasını, müebbet cezasına çevirdi.
Ülke tarihinin en kanlı darbe döneminin mimarları (yine ülke tarihinde bir ilk olarak) mahkum oldular.
12 Eylül davasında verilen mahkumiyet kararının hukuki sonuçlarının iki yaşlı generalin mahkumiyetinden çok daha fazlası olduğu açıktır.
Bu kararın hukuksal sonucu, 12 Eylül anayasası ve uygulamalarının da ortadan kalkmış olmasıdır. Çünkü darbe yaptıkları için yargılanan ve hüküm giyen sanıklar aynı zamanda bu anayasa ve uygulamaların mimarlarıdır.
Dolayısıyla mahkeme kararı aynı zamanda tüm 12 Eylül uygulamalarını mahkum etmiştir. Artık başta 12 Eylül anayasası olmak üzere 12 Eylül faşizminin tüm uygulamaları mahkum edilmiştir. Ve bu uygulamaları yapanların; dönemin Danışma Meclisi'nden, bakanlarından, generallerinden, emniyet müdürlerinden, işkenceci polislere, dayakçı gardiyanlara ve dahi muhbir vatandaşlara dek tüm suçluların yargılanma yolu açılmıştır.
Bu karar ülke için sembolik bir değişimi simgeliyor. Faşizmin işkencelerine karşı direnenlerin mücadelesini selamlıyor. Cumartesi annelerinin yıllardır sürdürdükleri mücadeleyi selamlıyor.
Ve halka yapılan hiç bir zulmün cezasız kalmayacağını belgeliyor.
12 Eylül ve devamındaki idamların adı artık hukuken de cinayettir.
Bu kararın siyasal sonuçları üzerine çok daha fazla konuşmak gerekir. Sonuç darbenin anayasa dahil tüm sonuçlarının ortadan kaldırılması, sivil asker tüm sorumlularının yargılanması; işkencede katledilenlerin, idam edilenlerin, 12 Eylül faşizminin tüm mağduriyetlerinin hesabının sorulması için halktan yana tüm güçlerin verilecek mücadelede omuz omuza olmalarını gerektirmektedir.
Bu tarihi karar tüm toplum kesimleri için olduğu gibi TMMOB ve meslek odalarımız açısından da çok önemlidir. Öncelikle son günlerde TMMOB ve meslek odalarını 12 Eylül faşizminin yasalarına dayanarak bakanlıklara bağlama çabası da hukuk deyimiyle "kadük" olmuştur. Yani geçersizdir. Ve hatta 12 Eylül döneminde TMMOB yasasında yapılan değişiklikler de geçersizdir.
Bu anlamda önümüzdeki dönem başta hukukçularımız olmak üzere hepimiz için 12 eylül uygulamalarının tasfiyesi süreci olacaktır.
Bugün 12 Eylül faşizminin uygulayıcılarına rağmen 12 Eylül faşizmi mahkum edilmiştir. Türkiye demokrasi güçlerine, bu uğurda mücadele veren, bedel ödeyen herkese selamlarımızı iletiyoruz,
ve yineliyoruz;
Günümüz diktatörlerinin sonu da farklı olmayacaktır.
Ve inanıyoruz ki onlar yargılanmak için 12 Eylül diktatörleri kadar beklemeyecekler.
TMMOB
Metalurji Mühendisleri Odası