TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası tarafından Recep Tayyip ERDOĞAN ve Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Yöneticileri hakkında Anayasa’nın 138.maddesini ihlal ettikleri gerekçesiyle görevi kötüye kullanmak suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na 27 Ağustos 2014 tarihinde suç duyurusunda bulunulmuştur.
12 Haziran 2012 tarih ve 28321 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Özelleştirme uygulamaları sonucunda nihai devir sözleşmesi imzalanarak devir ve teslim işlemleri tamamlanmış olan bazı özelleştirme işlemleri hakkında verilen yargı kararlarının uygulanmasına yönelik olarak tesis edilecek iş ve işlemlere ilişkin ekli Kararın yürürlüğe konulması; Maliye Bakanlığı (Özelleştirme İdaresi Başkanlığı)’nın 21/5/2012 tarihli ve 3526 sayılı yazısı üzerine, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun ek 5 inci maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 11/6/2012 tarihinde kararlaştırılmıştır.” 2012/3240 Karar Sayılı ve 11/06/2012 tarihli kararnamenin ekinde yer alan kararda ise;
“MADDE 1 –(1) Özelleştirme uygulamaları sonucunda nihai devir sözleşmesi imzalanarak devir ve teslim işlemleri tamamlanmış olan özelleştirme işlemleri hakkında verilen yargı kararlarının uygulanmasında ortaya çıkan fiili imkansızlık nedeniyle;
a) Eti Alüminyum A.Ş.'nin %100 oranındaki hissesinin satış yöntemiyle özelleştirilmesi,
b) Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş.'ye ait Kuşadası Limanının işletme hakkı verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesi,
c) Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş.'ye ait Çeşme Limanının işletme hakkı verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesi,
ç) SEKA-Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları A.Ş.'ye ait Balıkesir İşletmesinin varlık satışı yöntemiyle özelleştirilmesi,
d) Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş.'nin %14,76 oranındaki hissesinin İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Toptan Satışlar Pazarında satılması,
işlemlerini iptal eden yargı kararlarıyla ilgili olarak geriye ve ileriye yönelik herhangi bir işlem tesis edilmemesi ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca bu yönde yapılmış olan iş ve işlemlerin devam ettirilerek sonuçlandırılması kararlaştırılmıştır.
MADDE 2 – (1) Bu Karar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3 – (1) Bu Karar hükümlerini Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bağlı olduğu Bakan yürütür.” şeklinde Anayasa ve Yasalara açıkça aykırı bir karar alınmıştır.
Anayasa’ya açıkça aykırı bu uygulama ile ilgili Anayasa Mahkemesi 2012/73Esas-2013/107 Karar ve 03/10/2013 tarihli 27/03/2014 tarih ve 28954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararı ile iptal kararı verilmiştir. Anayasa Mahkemesi kararında da belirtildiği gibi; “İdarenin, mahkeme kararlarını yerine getirmesi, Anayasa’nın 138. maddesinde öngörülen bağlayıcılık ilkesi gereği temel bir ödevi olup kararları uygulamama gibi bir tercih hakkı bulunmamaktadır.” Bu karardan sonra TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası tarafından Danıştay 13.Dairesi’ne yukarıdaki Bakanlar Kurulu kararında belirtilen beş ayrı özelleştirmenin iptali için açılan davada; Danıştay 13.Dairesi’nin 2012/2512Esas sayılı ve 25/10/2013 tarihli yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Ancak yazılı başvurularımıza rağmen kamu yararı olmadığı için hukuka aykırı söz konusu özelleştirme kararları hakkında verilen mahkeme kararları uygulanmamıştır. Bu nedenle sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.
AKP, yargı kararlarını uygulmamaya devam etmektedir. Recep Tayyip ERDOĞAN ve Özelleştirme Yüksek Kurulu üyesi bakanları daha önce de Seydişehir Eti Alüminyum İşletmelerinin özelleştirilmesinin iptali yönünde verilen yargı kararlarını uygulamadıkları için açtığımız davada tazminata mahkum olmuş ve bu karar Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmiştir. Ancak Anayasa’ya açıkça aykırı bu uygulamalar, benzeri görülmemiş bir kararlılık göstererek hukuk devletini sarsmaya devam etmektedir.
Recep Tayyip ERDOĞAN, yargı kararlarını ve hukuku uygulamak yerine yapılan hukuksuzluklara geçit vermeyen mahkemelere, yargı mensuplarına ve yargının kurucu unsurlarına tehdit ve hakaretlerde bulunmayı tercih etmektedir. Suç duyurusu dilekçemizde altını çizdiğimiz Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi; “kamu görevlileri, mahkemelerin sadece beğendikleri kararlarını değil, tüm yargı kararlarını uygulamak zorundadırlar. Hukuka aykırı bir işlemle bozulan hukuk düzeni, yargı kararı ile düzeltildiği halde yargı kararı uygulanmıyorsa; hukuk devletinden, kişisel hakların korunmasından söz edilemez. Demokratik hukuk devletinde, makamı ve unvanı ne olursa olsun hiçbir kamu görevlisi, -kendilerine bahşedilen makamın güç ve yetkilerini - hukukun üstünlüğünü çiğneyerek kullanamaz. Bunun tersini düşünmek ve uygulamak yargı kararlarını hiçlemek ve dolayısıyla devleti hukuk dışına ya da üstüne çıkarmak demektir. Böyle bir devlet ise, artık hukukun üstünlüğüne bağlı bir devlet değil, devletin hukuka üstünlüğünü sağlamış, gücünün sınırları belli olmayan keyfi devlettir. Hiçbir demokratik ülkede anayasal Hukuksal düzen buna izin vermemiştir" Bu nedenle Danıştay tarafından verilen birçok yargı kararını ayaklar altına alan şüphelilerin hukuka aykırı eyleminin karşılıksız kalmaması amacıyla suç duyurusunda bulunulmuştur.
Yargı kararlarının uygulamaması nedeniyle doğan kamusal zararlarımız, halkımızın katlanmak zorunda kaldığı bedeller, talan edilen doğal varlıklarımızda meydana gelen zararlar ve özelleştirilen işyerlerindeki emekçilerin gasp edilen hakları Recep Tayyip ERDOĞAN ve diğer sorumluların kişisel servetleriyle ödeninceye kadar hukuksal ve toplumsal mücadelemiz devam edecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
TMMOB
METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
YÖNETİM KURULU