TMMOB`ye yönelik provokatif eyleme TMMOB`ye bağlı Odalar, 24 Mart 2017 tarihinde ortak açıklama yaparak tepki gösterdi. Anayasa değişikliğinin bu ülkenin tüm yurttaşları gibi mühendis, mimar ve şehir plancılarını da etkileyeceğine dikkat çekilen açıklamada, TMMOB`nin susturulamayacağı vurgulandı.
PROVOKASYONLARA GEÇİT YOK: TMMOB SUSMAYACAK!
Ülkemizin içinde bulunduğu zor şartlar her geçen gün daha da ağırlaştırılmakta; özgür iradeye yönelik baskılar, tehditler, provokasyonlar giderek artmaktadır. OHAL sopası altında Anayasa değişikliği için halkoylamasına gidilmektedir. Anayasa değişikliğini irdeleyen; yaratacağı sorunları ortaya koyan; bu ülkenin kaynaklarına, varlıklarına sahip çıkan; bunun için demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin vazgeçilemez olduğunu söyleyen TMMOB hedef alınmıştır. TMMOB örgütlülüğünden aldığı güç ile ayaktadır; ne zorbalıklarla ne de provokasyonlara geçit
verecektir.
Anayasa değişikliğine yönelik yürütülmeye çalışılan "Hayır" kampanyalarına izin verilmezken, "Hayır" broşürü dağıtanlar gözaltına alınırken, siyasetçilerin bile konuşmaları engellenirken, TMMOB`un "Hayır" kampanyasına karşı iktidar eliyle bir protesto organize edilmek istenmiştir. İktidarın ikiyüzlü demokrasi oyunu bir kez daha sahnelenmiştir. Kendisine ve yandaşlarına demokrat, ama en ufak eleştiriye karşı zorbalık içeren bu anlayışı kınıyoruz.
Anayasa değişikliğine "Evet" dedirtebilmek için her türlü zorbalık yapılmaktadır. Tekrar tekrar düşman yaratma ve mağduriyet edebiyatı ile halkın gözü kör edilmeye çalışılmakta; bunlar da yeterli gelmemiş olsa gerek provokasyonlara başvurulmaktadır.
İktidarın güdümü altında taşınan, Enerji Bakanlığı`nın da aralarında olduğu kamu kurumlarında "zorunlu görevlendirmelerle" TMMOB önüne getirilmeye çalışılan bir grubun tek elden çıkma sözde protestosu; bu ülkenin üreten, düşünen ellerini temsil eden mühendis, mimar ve şehir plancılarının sesini susturamaz. Aralarında eski AKP milletvekilinin, kamu kurumlarının müdür ve daire başkanlarının yer aldığı; 12 Eylül Anayasası ile üye olma zorunlulukları bile ortadan kaldırılan ve çoğu da TMMOB ve odalarına üye olmayan kamuda çalışanların yığılmasıyla
oluşturulan bu kesimin yaptığı protesto; "TMMOB üyeleri TMMOB`yi protesto ediyor" gibi yansıtılmak istenmiştir.
TMMOB örgütlülüğünden aldığı güçle sesini yükseltmeye devam edecektir. Meclis`te seçimlerle milli irade sopasını kullananlar, şimdi bunu bile çok görüp tek adam dayatmasına geçiş yapanlar; üniversiteler ve meslek örgütleri söz konusu olunca seçimleri yok sayma anlayışı içerisindedirler. Bu ikiyüzlü demokrasi anlayışı; bu ülkenin yüz akı olan TMMOB ve odalarından "demokrasi" hesabı mı sormaya kalkmaktadır?
Bu noktada kamuoyu ile paylaşmayı zorunlu gördüğümüz tespitlerimiz şunlardır:
- Toplumdan ve ülkemizin içinde bulunduğu koşullardan ayrılamayacak bir parçayı oluşturan mühendis, mimar ve şehir plancılarının bu Anayasa değişikliğinden doğrudan etkilenecekleri açıktır. Bu etki yalnızca siyasal alanı kapsamayacaktır. Zaten siyasal alanda, hele Anayasada yapılacak değişiklikler; toplumun tüm yaşam alanları üzerinde belirleyici etkiye sahiptir.
- Mühendis, mimar ve şehir plancıları bu ülkede yaşamakta; bu ülkede alın teri dökmektedir. Her yurttaş gibi bu ülkede özgürce düşüncelerini ifade etme hakkına sahiptirler. Bu hakkı kimse elimizden alamaz.
- TMMOB`ye yönelik siyaset yapmama çağrısı hayatın gerçekliğine aykırıdır. 12 Eylül`ün kendilerine sağladığı inanç sömürüsüne dayalı bir politik kimliği yüceltirken, geriye kalan insanları "siyasetten uzak durma" adı altında kendi hak ve yaşamlarından bihaber hale getirmeye çalışan bu anlayışın hiçbir hükmü yoktur. Mühendis, mimar ve şehir plancılarının; iş ve yaşam alanlarıyla ilgili alınan her karar siyasidir. Elbette mühendis, mimar ve şehir plancıları da siyasal bir duruş sergileyecektir. Demokrasinin en temel özelliği olan özgür irade, düşünceyi ifade özgürlüğümüze sonuna kadar sahip çıkacağız!
- Zorlu sınavlarda yüksek başarılar göstererek, bu ülkenin kaynaklarıyla eğitim görmüş; bu ülkenin değerlerini yüceltmek üzere görev üstlenmiş mühendis, mimar ve şehir plancıları siyaset yapmayacak da karanlık ilişkiler içindeki örgüt yapıları mı siyaset yapacaktır? Bu karanlık yapıların nasıl siyaset ilişkileriyle nerelere geldikleri, ülkeyi 15 Temmuz Darbe Girişimi`yle nasıl bir uçuruma getirdikleri ortadadır.
- Bir kurumun üyeleri, çalışanları arasında elbette farklı görüşler olabilir. Bu o kurum adına kurumsal bir yaklaşım ortaya konulmasını engellemez. Mutlaka farklı düşünen olacaktır. Mahkemelerde bile farklı görüşler olsa da bir karar açıklanmaktadır. Farklı fikirler var diye hiçbir iş yapılmaması, hiçbir fikrin dile getirilmemesi; hangi mantıkla açıklanabilir? Bu pasifize edici dayatmanın kabul edilmesi de mümkün değildir.
Bu ülkenin mühendis, mimar ve şehir plancıları olarak susmayacağız; meslek örgütlerimiz olan odalarımız ve TMMOB susmayacaktır! Tüm üyelerimizi ve halkımızı ülkemizin aydınlık geleceği için demokratik kuruluşlara sahip çıkmaya, bu kuruluşların sesini kısacak Anayasa değişikliğine geçit vermemeye çağırıyoruz!
24 Mart 2017
Bilgisayar Mühendisleri Odası
Çevre Mühendisleri Odası
Elektrik Mühendisleri Odası
Fizik Mühendisleri Odası
Gemi Makinaları İşletme Mühendisleri Odası
Gıda Mühendisleri Odası
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
İçmimarlar Odası
İnşaat Mühendisleri Odası
Jeofizik Mühendisleri Odası
Jeoloji Mühendisleri Odası
Kimya Mühendisleri Odası
Maden Mühendisleri Odası
Makina Mühendisleri Odası
Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası
Meteoroloji Mühendisleri Odası
Mimarlar Odası
Orman Mühendisleri Odası
Petrol Mühendisleri Odası
Peyzaj Mimarları Odası
Şehir Plancıları Odası
Tekstil Mühendisleri Odası
Ziraat Mühendisleri Odası