Bundan tam 53 yıl önce yani 15 Haziran 1970’te Türkiye İşçi Sınıfı bir araya gelerek ülke tarihinde eşine az rastlanır bir direnişi hayata geçirdiler.
Adalet Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin birlikte hazırladığı 274 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası ile 275 sayılı Sendikalar Yasası değişiklikleri işçilerin sendikal haklarını kısıtlıyor ve özellikle Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) gücünü kaybetmesini hedefliyordu.
Türkiye işçi sınıfı, DİSK’e üye işçilerin önderliği ile sokaklara akarak haklı ve kararlı duruşları ile ne iktidardaki partilerinin ne de sermayenin boyunduruğu altına girmeyeceğini ortaya koymuş, 15 – 16 Haziran Büyük İşçi Direniş’ini yaratmıştı. İki gün süren yürüyüşlere müdahele için sıkı yönetim ilan edilse de yapılan eylemler ülke çapında ciddi yankı uyandırmış ve meclisten neredeyse oy birliği ile geçen yasa Anayasa Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda iptal edilmiştir.
Hayatın günden güne pahalılaşmasına karşın kar oranlarını günden güne katlayan sermaye, işçilerin emek gücünü sömürerek yarattığı bu düzende iktidarları yanına almakta. Bizler ise güvencesiz ve sigortasız çalışma, grev hakkı, “esnek” adı verilen uzadıkça uzayabilen çalışma saatleri gibi şartlar altında ezilen işçi sınıfının 15-16 Haziran Direnişi’nde olduğu gibi bir araya gelip haklararını sonuna kadar alabileceği günlere inanıyor ve bu ruhu yaratan emek sınıfını coşkuyla selamlıyoruz.