Basın Açıklamaları

Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetle çok yönlü mücadele amacıyla hazırlanan ve 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe giren, evsahipliğini yaptığımız İstanbul Sözleşmesi Temmuz 2020 yılı itibarıyla 45 ülke tarafından imzalanmıştır. İstanbul Sözleşmesi “toplumsal cinsiyet” kavramının tanımını yapan ilk uluslararası sözleşme olma özelliği de taşımaktadır. Bugün toplum pandemi koşullarıyla birlikte daha da derinleşen sosyal, siyasal ve ekonomik krizin içerisinden geçmekteyken, iktidar tarafından İstanbul Sözleşmesinin kaldırılmasına yönelik tartışmalar başlatılmıştır.

Peki, İstanbul Sözleşmesi neyi kapsamaktadır?

Kadınlar, eşitlik ve özgürlük mücadelesinin ateşini 8 Mart 1857 yılında yaktı!

8 MART, kadınların, yüzlerce yıldır erkek egemen sömürü sistemi koşullarında maruz kaldıkları ayrımcılığa, şiddete, baskı ve tahakküme karşı verdikleri mücadelelerinin en önemli sembolüdür. ABD'nin New York Eyaleti'nde 8 Mart 1857 tarihinde, 40 bin dokuma işçisi kadının, daha iyi yaşam ve çalışma koşulları için verdikleri mücadele 129 kadın işçinin güvenlik güçlerinin saldırısı sonucunda meydana gelen nedeni belirsiz yangında katledilmesiyle sonuçlanmıştır. Clara Zetkin'in 1910'da 2. Uluslararası Kadın Kongresi'nde yaptığı öneri sonucunda, 8 Mart, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul edilmiştir. Yüzyıllardır kadınların emeğine, bedenine ve kimliğine yönelik saldırı ve şiddet, kadın cinayetleri, toplumsal cinsiyet olgusunun dayattığı roller ve nefret cinayetleri her geçen gün artmıştır.

Kadına yönelik şiddet hayatın her alanında artmaktadır. Ne yazık ki iktidarın yıllardır gerici söylemleriyle birlikte ürettiği politikalarının bedelini kadınlar yaşamlarıyla ödemektedir. Bugün yapılması gereken İstanbul Sözleşmesi gibi kadınların yaşamını savunan, şiddeti; evde, iş yerinde, kamusal alanlarda kısaca her yerde önlemeye yaran politikaları acil bir şekilde hayata geçirmektir.

Maden Mühendisleri Odası İstanbul şube üyesi Canan Tosun patronu tarafından darp edilerek şiddete uğramıştır. İktidarın kadına yönelik şiddetin önünü açan hukuk anlayışının sonuçlarını hayatın her alanında yaşıyoruz, bu anlayışı reddediyoruz. Canan Tosun saldırının faili işveren Fatih Uygun suç duyurusunda bulunmuş, ancak şiddeti gerçekleştiren  bu kişi serbest bırakılmıştır.

Yeni yıl ile birlikte Boğaziçi Üniversitesine, prof’luğu bile şaibeli olan bir kayyum rektör atandı.

Atamayı protesto eden, rektörümüzü biz seçmek istiyoruz diyen akademisyen ve öğrencilerin direnişi üniversite kapısına kelepçe takılarak engellenmek istendi.

Mahallede insanlar  muhtarı seçebilirken; bu ülkenin en aydın, en bilgili insanlarının bulunduğu kurum, olan üniversitelerin  kendi rektörünü seçmesine izin verilmedi.

Kayyum rektör ile üniversite kapısına takılan kelepçe tam bir uyum içinde;  özgür düşünmeye, bilime, kültüre düşman olmanın sembolü oldu.

Maltepe’de Kemal Delbe adlı erkek tarafından kendi evinde yakılarak katledilen Aylin Sözer,

Malatya’da evli olduğu erkek Mehmet Taş tarafından vurularak katledilen Selda Taş,

Antep’te oğlu tarafından vurularak öldürülen Vesile Dönmez…

2020’nin son günlerinde 3 kadın tek bir günde öldürüldü.

Daha kaç kadın  göz göre göre katledilecek?

“Belki bize en yakın şey ölüm; fakat bu beni korkutmuyor. Haklı olan her şey için savaşmaya devam edeceğiz” - Maria Teresa Mirabel

“Bunca acıyla dolu ülkemiz için yapılacak her şeyi yapmak bir mutluluk kaynağı. Kollarını kavuşturup oturmak ise çok üzücü.” - Minerva Argentina Mirabel

“Çocuklarımızın, bu yoz ve zalim sistemde yetişmesine izin vermeyeceğiz. Bu sisteme karşı savaşmak zorundayız. Ben kendi adıma her şeyimi vermeye hazırım; gerekirse hayatımı da!”-  Patria Mercedes Mirabel

16 Nisan 2020 günü yaptığımız basın açıklamamızda; “Corona pandemisi nedeniyle tüm dünyanın olağanüstü günler yaşadığı açık. Ne var ki yaşam devam ediyor. Ve kapitalizmin o meşhur "krizi fırsata çevirmek" sloganı bu günlerde de geçerli. Egemenler "cambaza bak" yerine "aman salgın var" diyerek olağan koşullarda çok da kolay yapamayacakları bir çok anti demokratik uygulamayı yaşama geçiriyorlar.”

Demiştik.

Süreç aynen böyle devam etti ve ediyor. Salgın öncesi bile “Olağanüstü hali işçi grevlerini engellemek için sürdürüyoruz” diyen egemen anlayış tüm pandemi süreci boyunca “salgını fırsata çevirme”ye devam etti, ediyor.

19 Eylül 1979 tarihinde TMMOB tarafından gerçekleştirilen iş bırakma eyleminin 41. Yılında, TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü nedeniyle, Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi.

SALGIN YAYILIYOR, KRİZ DERİNLEŞİYOR, SORUNLARIMIZ BÜYÜYOR.

19 EYLÜL TMMOB MÜHENDİS, MİMAR VE ŞEHİR PLANCILARI DAYANIŞMA GÜNÜ KUTLU OLSUN!

Türkiye çapında yüz binin üzerinde mühendis, mimar ve şehir plancısının katılımıyla gerçekleştirilen 19 Eylül 1979 İş Bırakma Eylemi’nin 41. yılındayız. Ülkemizin kalkınmasının ve büyümesinin en önemli dinamiklerinden biri olan teknik emeğin birliğinin ve gücünün simgesi olan “19 Eylül TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü” kutlu olsun.

Bugün 12 Eylül... Bir ülkeye, insanlığa yapılabilecek en kötü şeyin DARBE'nin yapıldığı gün...

Tüm düşüncelerin, fikirlerin üzerinden postalların, paletlerin geçtiği gün... Özgürlüklerin bittiği, insanların susturulduğu gün... Kayıpların, faili meçhullerin, işkence görenlerin, hayatlarını kaybedenlerin neden, nerede, ne zaman, kim tarafından sorularına hala cevap verilmediği gün... "12 Eylül ile hesaplaşacağız" diyen hükümet yetkililerinin 12 Eylül nimetlerinden faydalandığı gün... Bugün bu ülkenin 40 yıllık karabasanının başladığı en kara günü...

98 Yıl önce bugün Emperyalist işgale karşı ilk ulusal kurtuluş savaşı kazanıldı.

98 Yıl önce bugün emperyalizmin yerli işbirlikçileri hüsrana uğratıldı.

98 Yıl önce bugün padişahlık heveslileri ve yandaşları tarihin çöplüğüne gömüldü.

Bizler 98 yıldır Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının emperyalizme, yerli işbirlikçilerine ve padişahlık heveslilerine karşı kazandıkları kurtuluş savaşının gururunu ve o zaferi taçlandırdıkları cumhuriyetin özgür bireyleri olmanın onurunu taşıyoruz.

------------------------

ODAMIZIN 50.YIL ANDACINA YUKARIDAKİ KAREKOD İLE ULAŞABİLİRSİNİZ.

  • METALURJİ VE MALZEME DERGİSİ

    Metalurji ve Malzeme Dergileri

  • METALURJİ DERGİSİ

    Metalurji Dergileri

  • HURDACI DERGİSİ

    Hurdacı Dergileri

  • 32. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU

DERGİ VE ARŞİV TARAMASI

Metalurji dergilerinin 121. sayısından itibaren yazıların tam metinlerinde arama yapabilirsiniz.

Metalurji Dergilerinde Arama:

Yasalar ve Yönetmelikler, Yönetim Organları, Genel Kurul Sonuç Bildirgeleri, Çalışma Raporları, Sektörel Raporlar, Basın Açıklamaları, Dergi Yazı Başlıkları, Kongre Kitap ve CD'leri, Sempozyumlar ve Kütüphanemizde bulunan kitap özetlerinden oluşan arşivimizde arama yapabilirsiniz.

Arşivde Arama:

 


TMMOB Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası
Kültür Mahallesi, Çaldıran Sokak Nida Apt. NO: 14 / 13 Kolej
Çankaya ANKARA
Tel: (312) - 425 41 60 ve 419 38 18 Faks: (312) - 418 93 43
E-Posta: Genel Merkez - İstanbul Şube -
İzmir Şube - Bursa Temsilciliği